Ne Olacak Bu Psikoloji Öğrencilerinin Hali?
- pskiremozturkk
- 28 Şub 2021
- 3 dakikada okunur
Psikoloji, psikoloji, psikoloji... Herkesin bayıldığı ve ülkecek psikolog olduğumuz bir dünya.. Her geçen gün açılan psikoloji bölümü, psikoloji bölümüne alınan öğrenci sayısı artıyor. Bir ara açık öğretim psikoloji tartışması döndü, o da olsaydı ülkenin %100'ü psikolog oluyordu. Peki bu kadar mücadelenin, bu kadar insanın arasında psikoloji öğrencileri ne yapmalı?

Her önerinin kişisel deneyimime ve kanaatime dayandığı uyarısıyla başlamak isterim.
Psikoloji Klinik Psikolojiden İbaret Değildir.
Toplumumuzda psikoloji ile ilgili bazı mitler söz konusu. Ne yazık ki, bu mitlere psikoloji öğrencilerinin bir kısmı da inanıyor. Tüm psikologlar hasta tedavi eder, en çok para klinik psikolojiden kazanılır; sadece mitten ibaret. Sırf var olan mitler uğruna binlerce insan klinik psikolojiye saldırıyor, sonuç insan kalabalığı ve hüsran.
Üstelik, klinik psikolojiye yönelen herkes etik yollara başvurma gereği duymuyor. Kimisi yetersiz eğitimler alıyor, kimisi ona bile ihtiyaç duymadan kendi kendini klinik psikolog ilan ediyor.. Kimisinin psikoloji eğitimi bile yok.. Hal böyle olunca, olan sadece işsiz kalan psikologlara değil, ruh sağlığı arayışında olan danışanlara da oluyor. Bu kimseler psikologların ilk ilkesini görmezden geliyor: Premium non nocere! Yani, Önce zarar verme!
Hangi alt alan ilginizi çekiyorsa ona yönelin.
Mümkün Olduğunca Farklı Alt Alanlardan Ders Alın.
Öğrencilik yıllarımda açılan her seçmeli dersi almaya özen göstermiştim. Böylelikle adli psikolog veya endüstri ve örgüt psikoloğu olamayacağımı anlamıştım.
Farklı dersleri alırken sadece o dersi sevip sevmediğinize bakmayın, aynı zamanda kişiliğiniz bu alt alana uygun mu onu değerlendirin. Sonuçta hangi alt alanda olursanız olun, insanla uğraşacaksınız. İlgi alanınız kadar kişilik yapınızın uygunluğu da önemli.
Deneyin ve tecrübe edinin.
Etik İlkelerden Vazgeçmeyin.
Sizler ruh sağlığı profesyonelleri olacaksınız. İşiniz insanla uğraşmak. Bir makine tamir etmeyeceksiniz, verebileceğiniz hasar maliyetli olacaktır. Bu yüzden hırslarınıza yenik düşmemeniz çok önemli.
Etik ilkelere sıkı sıkıya tutunun. Yaptığınız işin her zaman bilimsel bir temeli, iş ahlakı olmalı.
Kendinizi Geliştirin.
Sadece lisans dersleri yetmez. Bol bol kitap okumalı, seminerlere katılmalı, araştırmalar yapmalısınız. Lisans size sağlam bir temel sağlar, o temelin üstüne bir yapı inşa etmek sizin elinizde.
Gönüllü stajlar yapın. Şu anda pandemi var ancak online stajlar açılıyor. Onları kovalayın. Çabalamadan hiçbir şey kendiliğinden olmaz, motivasyonunuzu kurumlara gösterin.
Psikolog adayları olarak yaşam boyu öğrenmeyi benimsediğinizi unutmayın.

Bir Hedefiniz Olsun.
O kadar ders alma, seminerlere katılma, araştırmalar yapma, stajlar bir hiç uğruna değil elbette. İlk amaç rotanızı çizmek. Tecrübelerinize ve gözlemlerinize dayanarak bir hedef belirlemeniz gerekiyor.
Hedefsiz bir insan, rüzgarda savrulan bir yaprağa benzer. Oradan oraya savrulur..
Bir hedef belirleyin ki onun uğruna çabalayasınız.
Mesleğinizi Koruyun.
Psikolojiye gerek alan içi, gerek alan dışı oldukça fazla müdahale var. 2 gelişim kitabı okuyan, psikolojiye ilgisi olan veya insanlarla iç içe olan bireyler psikolog değildir. Bir bireyin psikolog unvanını alabilmesi için psikoloji lisansını bitirmesi gerekir.
Mesleğinize sahip çıkın.
Sevdiğiniz İşi Yapın.
En önemlisi bu. Özel eğitim mi, adliye mi, üniversite mi, hastane mi, okul mu? Başka bir çalışma ortamı mı? Neresi sizi mutlu ediyor?
Nerede mutluysanız, orada olmaya özen gösterin. Böylelikle motivasyonunuz tükenmeyecektir.
Kendinize Zaman Ayırın.
Yazı boyunca verilen tavsiyeler zaman alan işler. Bu sektörün rekabetli olduğunu da biliyoruz. Ancak, bu durup bir nefes alamayacağınız anlamına gelmiyor.
Kendinize, sosyal yaşamınıza, kişisel bakımınıza, zevk aldığınız aktivitelere zaman ayırın. Şahsen; arkadaşlarıma vakit ayırmayı, keman çalmayı ve yoga yapmayı çok seviyorum. Pandemi öncesinde sık sık gezilere çıkardım.
Kendinize zaman ayırmazsanız ve deşarj olmanıza izin vermezseniz, tükenirsiniz.
Dostluklarınızı Harcamayın.
Psikolog olacak insanların birbirini yemesi kadar trajikomik bir senaryo yok. Lisanstayken gözlerimle şahit oldum, oldukça üzüldüm. Sizler bu hataya düşmeyin. Psikolog adayları olarak; iletişim becerilerinizi geliştirmezseniz, iletişim tarzınızı saldırganlaştırırsanız diğer emekleriniz çöpe gider.
Sizinle aynı alt alanı isteyen insanlar düşmanınız değildir. Karşınızdaki insana biricik bir birey olarak bakarsanız, onu sevmemeniz mümkün değildir.
Commentaires